İş ve özel hayat dengesi nasıl kurulur?
Hayat bir koşturmacadan ibaret aslında… Denge kurmaktan, dengeyi bozmaktan ve yeniden dengeyi sağlamaktan. Hepimizin farklı rolleri, farklı sorumlulukları var. Bu yolculukta, kollarımızda birden fazla karpuzla yürümeye çalışıyoruz… İşimiz, ailemiz, evdeki sorumluluklarımız, sosyal çevremiz, hobilerimiz ve sadece kendimize kalmak istediğimiz anlar derken hayat bir denge kurma çabasına dönüşüyor nihayetinde.
Bu roller arasındaki çekişme günümüzde en çok iş-özel hayat dengesi konusunda göze çarpıyor. İster bir işveren, ister yeni nesil bir çalışan olalım, hangi konumda olursak olalım işteki sorumluluklarımız kimi zaman özel hayatımızın önüne geçiyor. Bazıları için ise özel hayat, iş hayatını bulutlandırıyor. Her iki durumda da huzurumuz kaçıyor; kafamız karışıyor. Her iki alana da tam hakkını veremiyormuşuz gibi hissediyoruz. Peki çağımızın bu önemli sorunu ile nasıl başa çıkacağız? İşveren olarak, İK’cılar olarak çalışanlara – özellikle annelik de varsa ipin diğer ucunda – nasıl destek olabiliriz?
Öncelikle kurumlar, çalışanlarının iş ve özel hayat dengelerini sağlayabilmelerini önemli bir konu olarak görmeli diye düşünüyorum. Kurumların iş-özel hayat dengesine yönelik uygulamaları; hem çalışanın hem de şirketin bütün olarak verimliliğini etkileyen bir konu olmasının yanı sıra çalışanın kendini değerli hissetmesi için de oldukça önem taşıyor. Genel olarak, çalışanların iş-özel hayat dengesini oluşturamamalarının temelinde organize olamamak, acil-önemli işleri doğru yönetememek, üstlenebileceklerinden fazla sorumluluk almak, hayır diyememek, alışkanlıklar gibi sebepler yatıyor. Bu noktada, kurumlar çalışanlarına sundukları eğitim ve koçluk olanaklarıyla, onların söz konusu sebeplerle daha iyi başetmelerine destek olup zamanlarını daha etkin yönetebilmelerine yönelik farkındalık oluşturmalarına yardımcı olmalılar. Eğitim ve gelişim faaliyetleri, kurumların iş-özel hayat kavramına eğildiklerinin ve bu konuyu önemsediklerinin, çalışanlarına aktarılması için en uygun platformlardan biri. Bunu doğru yönetebilen kurumlar, bu noktada çalışanlarına en iyi çözümü sunabiliyorlar.
Şirketimizde bu sene uygulamaya başladığımız “Bir Bilen Anlatıyor” adındaki seminer serilerinde hayata, kişisel gelişime ve sağlığa dair uzman konuklar ağırlıyoruz. Bu seminerlerde özellikle önem verdiğimiz temalardan biri de aile yaşamı, iş-özel hayat dengesinin kurulması ve stresle başa çıkabilme. Çalışanlarımıza bu yöntemlerle dokunabilmek, onların iş-özel hayat dengelerini kurabilmelerine destek olmak bizim de her daim önceliklerimiz arasında oldu.
Kurumlar eğitim ve koçluk hizmetlerinin yanı sıra, farklı uygulamalar ile de çalışanlarının özel hayatlarına istedikleri zamanı ayırabilmelerine fırsat vermektedirler. Genel olarak, iş-özel hayat dengesini önemseyen, çalışanlarına bu konuda destek olan kurumların daha olumlu işveren markası oluşturduklarını, en iyi işverenler arasında yer aldıklarını da gözlemlemekteyiz. Bu anlamda, biz İK’cılar bu konuyu önemsemeye, daha farklı neler yapabiliriz diye düşünmeye devam etmeli ve hızla akıp giden bu koşturmacada bize düşen görevi başarıyla gerçekleştirmeye gayret sarfetmeliyiz.
Peki işverenler ya da İK’cılar olarak çalışanlarımıza bu konuda destek olduğumuz gibi çalışanlarımız kendi iş-özel hayat dengeleri için neler yapabilirler? Nigel Marsh’ın söylediği gibi “iş – özel yaşam dengesi, işvereninize bırakılamayacak kadar önemli bir konudur”. Çalışanlar, kendi hayatlarının kontrol ve sorumluluğunu sahiplenmeli, kendi yaşam tarzlarını belirlemeliler. İş dışındaki vakitlerini onları en iyi hissettirecek aktivitelerle doldurmalı ve o değerli anların tadını çıkarmalıdır. İş ortamında da dengeyi sağlamak için aslında büyük değişikliklere gerek yok, küçük şeyler yeterli olacaktır: Yoğun iş saatleri arasında farklı departmanlara kısa bir gezinti yapmak bile günün akışını güzelleştirip daha verimli kılabilir.
İş-özel hayat dengesini sağlayabilmek, kendi dengemizi kurabilmek kolay bir konu değil. Bir ip cambazının tel üzerindeki dengeyi sağlaması kadar hassas… Hem işimizde hem de özel hayatımızda dengeyi kurabilir, huzurla sorumluluklarımızı yerine getirebiliriz. Bu konudaki farkındalık ile bu alanda denge yaratmanın önemine inanan bir insan kaynakları yöneticisi olarak herkese iş ve özel hayatlarında dengeyi kurabilmesi yönünde bol şans dilerim.
tebrik ederim çok başarılı bir yazı ve faydalı bir bilgilendirme yapmışsınız herşey gönlünüzce olsun başarılar dilerim.