Yaşanabilir ve sağlıklı bir gelecek için çevresel sürdürülebilirliğin öneminin farkındayız
Faaliyette bulunduğu tüm coğrafyalarda, topluma değer katmayı kendine her zaman görev edinen Grubumuz, sürdürülebilir bir gelecek için de üzerine düşen tüm sorumlulukların farkındadır. Yaşadığımız çevreyi korumak, dünyanın bizlere sunduğu kaynakları sorumlu bir şekilde tüketmek, operasyonlarımızı en verimli şekilde yürütmek ve iş modellerimizi bu bilinçle belirlemek, gelecek nesillere karşı hepimizin önemli bir sorumluluğudur. 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde çevresel sürdürülebilirliğin önemine olan inancımızı bir kez daha ifade ederken, grup şirketlerimizin bu alanda hayata geçirdiği çalışmalardan kısaca bahsetmek istedik.
Anadolu Efes, 2011 yılında ortaya koyduğu “Pozitif Etki Planı” çerçevesinde küresel riskleri bütüncül bir yaklaşım ve sürdürülebilirlik bakış açısıyla yönetiyor, katma değerli bir iş modeli benimsiyor. Pozitif Etki Planı altında ana etki alanlarını çevre, çalışanlar, toplum ve değer zinciri olarak belirledi. Yenilikçi bir yaklaşımla, iş birlikleri ve ortaklıklar kurarak nasıl daha iyi bir etki yaratmayı planladığını açıklıyor ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne katkısını ortaya koyuyor.
Hammaddelerini doğadan sağlayan bir üretici olarak çevresel sürdürülebilirlik, önemli bir rol oynuyor. Çevresel sürdürülebilirlikte; su kullanımı, enerji yönetimi, karbon emisyonlarının azalımı ve geri dönüşüm faaliyetleri gibi alanlarda sürdürülebilir bir dünya adına önemli çalışmalar yürütüyor. Verimlilik projeleriyle, enerji ve su kullanımını her yıl daha da azaltmaya devam ediyor.
Çevre alanında yürüttüğü çalışmalarla hem performansını geliştiriyor hem de birlikte çalıştığı tedarikçileri dönüştürerek geniş bir alanda pozitif etki yaratıyor.
Coca-Cola İçecek, tüm operasyonlarında, çevresel ayak izini azaltma hedefiyle; su yönetimi, enerji yönetimi ve sürdürülebilir ambalajlama alanlarında projeler geliştirmeye devam ediyor. Daha az doğal kaynak kullanarak ve atık yaratarak şirketin çevresel etkisini azaltmak CCI’ın öncelikleri arasındadır. CCI bu yaklaşımın sadece işin değil, aynı zamanda hizmet verilen toplumların sürdürülebilirliği ve refahı için gerekli olduğuna inanmaktadır. Faaliyetlerini bu hedefler doğrultusunda sürdüren CCI Türkiye operasyonu, bugün tüm dünyadaki Coca-Cola sistemi içerisinde en az su ve enerji kullanan operasyonlardan biri olarak çalışmalarını sürdürürken, cam ve alüminyum ambalajlarda geri dönüştürülmüş malzeme kullanımına önem veriyor.
Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi tarafından hayata geçirilen UNGC 100 Endeksi’ne Türkiye’den giren ilk ve tek şirket olan CCI, 2009’dan bugüne operasyonlarında hayata geçirdiği enerji yönetimi programları ile yaklaşık 83 milyon ağacın emdiği karbondioksit miktarına denk olan 1,000,000 ton karbondioksit emisyonunun atmosfere karışmasını engelledi. Hayata geçirilen projeler ile, CCI Türkiye operasyonlarının Türkiye’de plastik, cam, metal ve alüminyum ambalaj atıkları için geri dönüşüm oranı 2018 yılında %56 olarak kaydedildi. Çevre için sürdürülebilir değer yaratan uygulamalarda öncü rol oynayan CCI, “Atıksız Dünya” vizyonu ile atıklarını sürekli olarak azaltıyor ve geri dönüşüme kazandırıyor. ‘Daha az tüketerek daha çok üretmek’ odaklı sürdürülebilirlik anlayışı ile tüm fabrikalarında ‘Sıfır Atık’la üretimi hedefleyen CCI, 2019 yılında Hazar fabrikasındaki dönüşümü de tamamladı. Hazar fabrikası; Elazığ, Ankara ve Çorlu’dan sonra Sıfır Atık’la üretim yapan 4. CCI fabrikası oldu.
Coca-Cola İçecek, 2018-2019 döneminde Türkiye operasyonlarında hayata geçirdiği sürdürülebilirlik uygulamaları ve performans sonuçları üzerinden yapılan değerlendirme sonucunda dördüncü kez BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’ne seçildi ve Borsa İstanbul tarafından yapılan değerlendirmenin kriterlerinden biri olan Çevresel Yönetim’de “istisnai” olarak adlandırılan en üst seviye notu aldı.
CCI aynı zamanda, şirketlerin ve şehirlerin çevre performansları ile ilgili önemli bilgileri ölçme, açıklama, yönetme ve paylaşmaları için tüm dünyada en yaygın olarak kabul gören platformu sunan ve kâr amacı gütmeyen uluslararası bir kuruluş olan CDP’ye 2011 yılında üye olarak Türkiye’de yiyecek ve içecek sektöründe fabrika kaynaklı karbon emisyonlarını açıklayan ilk şirket oldu. Takip eden yıllarda CCI, 2012’de CDP tarafından Türkiye’nin en iyi iki karbon performans liderinden birisi olarak, 2013’te ise tekrar Türkiye’nin karbon saydamlık ve performans liderleri arasında gösterildi. CCI, 2014 ve 2016 yıllarında CDP tarafından İklim Liderlik Ödülüne layık görüldü.
“BIST Sürdürülebilirlik Endeksi”ne üst üste 5 yıl girebilen ilk ve tek perakendeci şirketi olan Migros’un çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlamak için hayata geçirdiği çalışmaları aşağıdaki infografikten inceleyebilirsiniz.
Anadolu Isuzu, üretim faaliyetlerinden kaynaklanan enerji tüketimi ve sera gazı emisyonlarını azaltmaya odaklanarak süreçlerinin ve ürünlerinin çevre üzerindeki etkisini azaltmaya yönelik çalışmalar yürütmektedir. Üretim faaliyetleri kapsamında atmosfere salınan organik uçucu bileşik madde (VOC) salımını sürekli takip ederek kontrol altında tutmaktadır. Ürün yaşam döngüsü boyunca oluşan çevresel etki alanlarını çevre politikasının temeli olarak görmekte olup, üretim faaliyetlerinin tüm aşamalarında çevresel ayak izini sürekli azaltmaktadır. Anadolu Isuzu, boyahane tesislerinden kaynaklanan Uçucu Organik Karbon (VOC) değerlerinin azaltılması için kısa ve orta vadeli çalışmalar yürütmekte olup, aylık olarak bu değerleri takip etmekte ve aksiyon planı oluşturmaktadır. Gerçekleştirdiği çalışmalar ile 2018 yılında VOC değerlerinde son iki yılda %20 oranında iyileştirme gerçekleştirmiştir.
Su kaynaklarının sürdürülebilirliğini hedefleyen Anadolu Isuzu, proseslerindeki su tüketiminin azaltılmasına yönelik çalışmalar yürütmektedir. Gerçekleştirilen bu çalışmalar ile araç başına tüketilen su tüketiminde son iki yılda %14 oranında bir iyileştirme sağlamıştır. İşletme genelinde pek çok farklı alanında yürüttüğü iyileştirme çalışmaları ile sürdürülebilirliği artırmayı amaçlamaktadır. Çevre enerji yönetimi yaklaşımı; etkin bir operasyonel yapı, kurumsal politikalar ve yönetim sistemleri dâhilinde hayata geçirilmektedir.
Anadolu Motor ve Anadolu Landini, üretim ve diğer işlemlerden kaynaklanan çevresel etkilerini, Çevre Mevzuatı ve TS EN ISO 14001:2015 Çevre Yönetim Sistemi standardı kapsamında değerlendiriyor ve çevresel sürdürülebilirlik bilinci ile çalışmalarını yürütüyor. İşletmesinde oluşan katı atıkları kaynağında ayrı ayrı topluyor ve yönetmeliklerde belirtilen şekilde bertaraf ediyor. Atık oluşumunu azaltmak, geri dönüşümlü atıkların kaynağında ayrıştırılmasını kolaylaştırmak ve çalışanların bilgisini sürekli taze tutabilmek amacı ile belirli zamanlarda eğitimler düzenliyor. Üretim tesisinden kaynaklanan evsel ve endüstriyel atık sularını deşarj limitlerinin altında kalacak şekilde arıtıyor. Aynı zamanda hava emisyon ve gürültü değerlerinde limitlerin altında olduğunu düzenli ölçümlerle teyit ediyor. Enerji ve doğal kaynakların ekonomik ve verimli kullanımını amaçlayarak sürekli iyileştirme sağlıyor.
McDonalds, enerji verimliliği çalışmaları kapsamında, açtığı yeni restoranlarda mutfak ekipmanlarını enerji tüketimi düşük modellerle yeniliyor, LED aydınlatmaya geçiyor ve restoran bina inşaatlarında ısı yalıtımı uyguluyor. Su verimliliği çalışmaları kapsamında ise, yeni açılan restoranların personel lavabolarında fotoselli bataryalar, eski restoranlarda ise akan su miktarını azaltacak aparatlar kullanıyor. Atık yönetimi çalışmaları kapsamında, tüm restoranlarda eviyede temizlik amaçlı kullanılan suları yağ tutuculardan geçirerek su atıklarında yağ ve kirin tutulmasını sağlıyor.
Adel Kalemcilik, çevresel sürdürülebilirliğe stratejik bir önem atfederek ana faaliyetlerinin bir parçası olarak ele alıyor. Bahçe sulaması için yağmur sularını, atık su arıtımında ise ileri teknolojiler kullanıyor; atık su kalitesini ve miktarını düzenli biçimde takip ediyor. Biyoçeşitliliğin ve ormanların korunması için çalışmalar yürütürken, kaynakların tükenmemesi için alternatif materyalleri değerlendirerek, endüstriyel ormanlardan gelen, FSC gibi belgelendirmeleri taşıyan orman ürünlerini tercih ediyor. Düzenli biçimde enerji kullanımı performansını izleyerek, kullanılan enerjiyi azaltmak için hedefler belirliyor. Sürekli gelişim için enerji verimliliği projelerine yatırım yaparak, sera gazı ve diğer NOx, SOx gibi hava emisyonlarını da azaltmaya çalışıyor. Toprağın, suyun, havanın kirlenmesinin önüne geçmek için, atık üretimini en alt düzeye çekmeye çalışıyor. Katı atıkları kaynağında ayırıyor, depolama alanına gönderilen atık miktarını sınırlandırırken yeniden kullanım, geri dönüşüm ve geri kazanım oranlarını en üst seviyelere çıkartıyor. Ambalajlama materyallerinin hacmini ve ağırlığını optimize ederek, geri dönüştürülmüş veya alternatif materyal seçeneklerini değerlendirerek ambalaj kullanımını azaltıyor.
Anadolu Etap, Türkiye’de tarımın ve tarıma dayalı endüstrinin gelişimine öncülük eden vizyonuyla ve ülkemizin en büyük meyve yetiştiricisi ve meyve suyu üreticisi olmanın verdiği sorumlulukla faaliyetlerini, sürdürülebilirlik ilkelerine uygun nitelikte yürütüyor. Gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak üzere Türkiye’de bir ilk olarak oluşturduğu Sürdürülebilir Tarım İlkeleri; ekolojik dengenin korunması, çiftçiden üreticiye sürdürülebilir bir çalışma sistemi sağlanması, bölgesel kalkınmaya destek vermesi ve geleceğin yaşamına katkı sağlaması için sorumlu bir kurumsal vatandaş olarak taahhütleri içeriyor. Yürüttüğü birçok proje ile de bu taahhütleri gerçeğe dönüştürüyor. Öncelikli kadın olmak üzere çiftçilere “sürdürülebilir tarım eğitimleri” veriyor. Meyve ağaçlarını, sayısı 40 bine yaklaşan diktiği ağaçlar sayesinde rüzgârdan, feromon tuzakları sayesinde de zararlılardan koruyor. Kuş yuvaları ve arı kovanları ile yine doğanın kaynaklarını kullanarak ekosistemi sürdürürken, toprağa ihtiyacı kadar su vermek için de damla sulama sistemi kullanıyor. Anadolu Etap’ın, duyarlı ve kontrollü tarım uygulamaları ile yetiştirdiği “sağlıklı nesiller için sağlıklı meyveler”, uluslararası “Global G.A.P” ve yerli “İyi Tarım Uygulamaları” sertifikalarına sahip olma özelliği taşıyor.
AND Gayrimenkul, yap-sat değil; YAP-YAŞAT felsefesiyle, insanı ve çevreyi odağa alan nitelikli ofis ve konut projeleri hayata geçiriyor. Bu felsefeyle, UN Global Compact – Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’ne imza atan Türkiye’nin tek gayrimenkul şirketi olan AND Gayrimenkul, projelerini sürdürülebilir, çevre ve insan haklarına saygılı bir çerçeveyle temellendiriyor. İlk projesi olan ve İstanbul Anadolu Yakası’nın en çok tercih edilen ofis binalarından biri olan AND Kozyatağı, en yüksek yeşil bina derecesi olan LEED Platinum sertifikasına sahip. Aynı zamanda British Safety Council – İş Sağlığı ve Güveliği 5 Star Sertifikası’na sahip AND Kozyatağı, bu sertifikayı almaya hak kazanmış Türkiye’deki tek bina. 30.000 metre kare peyzaj alanı, %70 oranında korunan doğal toprak ve ağaç transplantasyonuyla, şirketin ilk konut projesi AND Pastel’de sürdürülebilirlik ve enerji tasarrufu ön planda tutuluyor. Proje geliştirme aşamasından itibaren yeşil bina kriterlerine uygun olarak inşa edilen AND Pastel’in tüm blokları LEED GOLD sertifikası; sosyal tesisleri ise LEED PLATİN sertifikası almak üzere tasarlanmış olup yaşamın başladığı ilk etap bloklarının LEED GOLD serifikaları alınmıştır. 2019 yılı içerisinde ise projenin kampüs olarak tüm sertifikasyon süreçleri tamamlanacaktır. AND Pastel’de aynı zamanda Komşuköy ile yapılan iş birliği ile kentsel tarım projeleri desteklenmektedir.
Anadolu Sağlık Merkezi’nde ISO 9001 Kalite Yönetimi, ISO 14001 Çevre Yönetimi, OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetimi sertifikasyonları ile uluslararası; Joint Commission International (JCI) Akreditasyonu, European Society for Medical Oncology/Avrupa Medikal Onkoloji Derneği (ESMO) Akreditasyonu, İnsan Odaklı Bakım Planetree Bronz ve Altın Akreditasyonları, The Organisation of European Cancer Institutes/Avrupa Kanser Enstitüleri Birliği (OECI) Akreditasyonları bulunuyor. Atıkların doğru ayrıştırılması ve azaltılması yönünde çalışmalar yapılıyor. Yapılan iyileştirme projeleri sonucunda, bir önceki yıla göre tıbbi atık miktarlarında %5 azalma meydana geldi. Tıbbi, tehlikeli ve geri dönüşüm atıkları, bertaraf edilmek ve geri dönüşüme kazandırılmak üzere ilgili anlaşmalı firmalara veriliyor. Enerji kullanımı ve sarfiyatını azaltmaya yönelik politikalar ve hedefler kapsamında elektrik, doğalgaz, motorin sarfiyatını azaltma ve su kullanımını verimli kılmaya yönelik iyileştirme çalışmaları yapılıyor.
Anadolu Efes Spor Kulübü, saha içindeki başarıları kadar saha dışında gerçekleştirdiği sosyal sorumluluk projeleri ile de öncü kulüp olma misyonunu sürdürüyor. Kulübün sosyal fayda sağlamak adına önem verdiği konulardan biri de çevre duyarlılığı hakkında farkındalık yaratmak. Her sezon Sinan Erdem Spor Salonu’nda binlerce basketbolseveri misafir eden kulüp, uzun yıllardır ülkemizde uygulanmakta olan kağıt bilet uygulamasına son vererek 2016-2017 sezonundan itibaren “Dijital Bilet” uygulamasına geçti. Bu yöntem sayesinde kağıt tüketimi konusunda önemli bir tasarruf sağlanmış oluyor.
Geçtiğimiz iki yıl Dünya Saati’nde, aydınlık bir gelecek için Grup şirketlerimizle birlikte ışıklarımızı bir saatliğine söndürerek Dünya Saati etkinliğine katıldık. Grup şirketlerimiz ayrıca, sosyal medyada Dünya Saati etkinliğiyle ile ilgili içerik girişleri yaparak dijital varlıkları aracılığıyla çevresel sürdürülebilirlikle ilgili farkındalığı artırmak için iletişim desteği verdiler.
Anadolu Grubu olarak sürdürülebilirliği, bir yaşam biçimine dönüştürmenin önemine inanıyoruz. Çevresel sürdürülebilirliğin öneminin farkındalığıyla, grup şirketlerimizle birlikte gelecek nesillere güzel bir dünya bırakmak için çalışıyoruz.
Herkesin 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü kutlarız.